Boza Üretimi

Üretimi kolay, satışı kolay, boza sonbahar ve kış aylarında en yararlı içecek! Üstelik çok besleyici. Kış aylarının vazgeçilmezi, bozanın küçük bir imalathanede üretimi, farklılık yaratabilen bir girişimciye çok para kazandırabilir.
Boza besleyici niteliği ve olağanüstü tadıyla besleyici, canlandırıcı ve makrobiyotik bir içecek. Çinliler hafif fermente olmuş bu türden tahıl orijinli içecekleri ‘yang’ sınıfına sokuyorlar. Yang; ‘yin’ adıyla bilinen durağanlık ve negatif enerjinin tam zıddı unsurlara sahip.

Bu ürünleri tüketmeyi alışkanlık haline getirenlerin yaşam enerjileri daha fazla oluyor. Boza genellikle mısır yada darı irmiğinden yapılsada daha değişik lezzetleri elde etmek için buğday, pirinç ve arpa da kullanılabiliyor.
Eğer vasıflı darı bulunamaz ise beyaz bulgur kullanmakta mümkün. Ancak bulgurun sert buğdaydan değil; yumuşak tür ekmeklik buğdaydan üretilmiş olması şart. Bozanın renginin sarımtırak beyaz olması için pirinç karışımının deneylerle oranlanması, işin püf noktalarından biri.

Basit bir proses
Bozanın üretimi bazı ustalık reçeteleri gerektirse de son derece kolay. Ancak her üreticinin bir ufak üretim sırrı olduğu da unutulmamalı.
İmalat için önce karar verilen hububat türü iyice öğütülür. Bir havan yardımıyla ince tanecikli toz haline getirilen materyal yaklaşık kendi hacminin yedi misli suyla karıştırılıyor. Süspansiyon kıvamına gelen koyu karışım 24 saat süreyle ılık bir ortamda tutuluyor. Sonraki aşama bu karışımın sürekli karıştırılarak kaynatılması.

Karıştırma işinin temiz tahta bir kaşıkla ve aynı yönde olması ufak bir imalat sırrı. Kaynama sırasında kuru madde asla dibe oturmamalı. Aksi taktirde yanık kokusu bozanın nefasetini etkiliyor. İmalat bu açıdan kritik uygulamaların sabırla belirlendiği kişiye özgün tekniklerden ibaret. Jelatinli bir karışım şekline gelen materyal (bozacılık dilinde buna mayşe deniliyor) devamlı su ilave edilerek kıvamlı hele getiriliyor. İçinde artık parça duygusu uyandıran taneler kalmadığının anlaşıldığı anda ateşten indiriliyor. Bir süre soğumaya bırakılan mayşe, ince telli bir süzgeçten geçiriliyor. Eğer süzgeçten geçiş zorlaşıyorsa kıvamı bozmayacak kadar meyve şekeriyle hafif tatlandırılmış soğuk su ilave edilmesi mümkün. Bu yöntem akışkanlığı artırıyor.

Şeker ve mayanın katkısı
Süzülmüş olan orta koyuluktaki mayşe içine yaklaşık yüzde 20 oranında toz şeker ilave edilip karıştırılıyor. Şekerin iyice erimesi için en az 6 saat dinlendirmek usulden. Sonra çarşıdan alınan iyi kaliteli bir boza sulandırarak yüzde 2-3 oranında mayşe içine yavaş tempoda karıştırılarak katılıyor. Bu işlem bir anlamda mayalama süreci. İyice homojen hele gelen boza 20 derece sıcaklıkta 24-26 saat bekletiliyor. Mayayı oluşturan bozadaki süt bakterileri çoğalarak mayşeyi boza haline dönüştürüyor. Bu sırada fermantasyonun yarattığı karbondioksit etkisiyle hafif hava kabarcıkları görülüyor. Ancak bu kabarcıkların çok dengeli ve az olması lazım.
Bu aşamadan sonra boza pet veya cam şişelere doldurularak satışa sunuluyor.

Not defteri
Koruyucu katılmayan yada pastörize edilmeyen bozanın ömrü iki gün. Daha sonra boza hızla fermente olup ekşimeye başlıyor. Büyük hacimlerde bir girişime karar verilir ise fason olarak tetrapak ambalajlarda üretim yapılabilmesi mümkün. Bu ambalaj yöntemi bozanın yaygınlaşmasını sağlayacak bir girişim olarak da değerlendirilebilir.
Hijyenik ve sağlıklı boza üretimi için Tarım Bakanlığı’nda üretim izni alınması gerekiyor. Bu izinlerin tüketici üzerinde olumlu etkiler yaratacağı unutulmamalı.
Bozanın klasik pet su bardakları içinde üstü folyalanmış olarak pastörize ambalajlarda satışa sunulması bir farklılık oluşturabilir.
Bileşiminde ortalama yüzde 10 şeker, yüzde 2-3 protein ve binde 3 civarında laktik asit barındıran boza B kompleks vitaminlerinden oldukça zengin. Bu özelliklerin bir uzman ağzından ambalaj üzerine aktarılması ilgi çekebilir. Fermantasyon sırasında oluşan karbondioksit bozaya ferahlatıcı ve gazlı bir etki sağlar. Ancak bu süreci dengelemek bir ustalık olayıdır.
Tüm marketler, hatta manavlar ve fast food büfelerinin potansiyelmüşterileri oluşturacak şekilde dağıtım planı içine alınması ürünün tüketiciyle kısa sürede buluşmasını sağlayabilir.
Leblebi, küçük fındık veya antepfıstığıyla birlikte tarçın ilavesiyle içilmesi lezzeti artırır. Ayrıca çikolata taneleri ve kuşüzümü gibi değişik tatlarla birlikte pazarlaması da düşünülebilir. Girişimcilerin bu yönde ilginç uygulamalar yapmaları farklılaşmayı ve satışları etkileyecektir.

 

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu